İnsan hayatının kutsiyetine inanan herkese saygılarımla.
26 Şubat 2017 Pazar
İzler.... UNUTMAMAK GEREK... #Hocalı
İnsan hayatının kutsiyetine inanan herkese saygılarımla.
19 Şubat 2017 Pazar
İnsan 4.0
15 Şubat 2017 Çarşamba
Düzen ve Değişim
Gözlemler, düşünceler analizleri gösterir.
Güzel bir değişim döneminde yaşıyoruz, dünya üzerinde 2. Dünya Savaşı ve sonrasında doğanları, onların çocuklarını, internete doğan çocukları ve sosyal medya çocuklarını taşıyor. Bence taşımak konusunda zorlanıyor.
Ufak tefek değil kocaman farklar ile yaşıyor bu bireyler.
Savaşı görenler savaştaki iteat dünyasında...
Çocukları savaşsız bir dünya için yaşamakta...
İnterneti görenler, bilginin gücünü hissetmiş, bilgi ile güçlenmekte...
Sosyal medyayı yaşayanlar, duyduklarına inanmadan önce görmeyi tercih etmekte...
Bütün bunlar için de bu grupların kendilerince farklı bakışları var tabii olarak. Mesela çalışmak ve yaşamak dengesl; kimisine göre yaşamak için çalışmak, kimisine göre çalışmak için yaşamak şeklinde.
Düşünün sizin için yaşamak nedir ?
Bir çok nesilden gelen farklı bakış açıları sonuç olarak çatışma demek. Ama mühim bir durum var ; bir grubumuz iteati çok mühim görmekte ama kişiye iteat etmeyi. Yeni nesiller ise yani bilgiye doğan nesiller, sadece bilgiye ve onun gücüne iteat etmekte.
Günümüz yaşamında çatışma ortada, bilginin gücü mu kişinin gücü mü?
Ben net bir şekilde bilgi diyorum çünkü kişinin gücü için savaşanlar 75 yıllık dünya yaşam süresinin 50-60 yılını doldurmuş, fani dünyada son güçlerini kullanan nesil olarak yaşamlarını sürdürmektedirler.
12 Şubat 2017 Pazar
Şiir okumak
Şiir okumak...
Bu metinde yer alanlar, son olarak karşılaştığım ve dinlediğim şiirlerde hissettiğim, şahsıma muasır bir eleştirinin paylaşılmasıdır.
Bu site de kendi kişisel görüşlerimi paylaşım yerdir.
Genel olarak üçe bölmek en mantıklısı gibi geldi bana;
1. Sahibinin okuması
2. Profesyonelin okuması
3. Sevenin ya da paylaşmak isteyenin okuması
Şeklinde sınıflandırmak bana en güzel geleni. Bunun ile ilgili örnekler de vermek istiyorum ama önce düşüncemi paylaşmak isterim.
Okumak için çok önemli bir şey var; o da şiirin "ruhu" ... Bunu bilen kimler var? Bence yalnızca sahibi, ona bunu yazdıran dünya size onun yaşadığını nasıl yaşatmış olsun ki. Çok güzel şairlerin çok derin şiirlerinde hissediyorum bir çok şeyi, hatta bir çok şeyi böyle düşünüyorum.
Şiirleri okuyorum, hissediyorum. Dinliyorum daha çok hissediyorum. Yaşamdan dinliyorum, daha da çok hissediyorum.
Kitabı elime alıp, onlarca kez okudum bir şiiri, bir de sahibinden dinledim. Bir orotoryoda dinledim, bir dizide dinledim.
Okuma ile ilgili bence en büyük sorun, şiire eşlik eden müzik ile öncelik farkı. Şiir okurken, müzik eşlik eder. Şarkı söyler iken şiir. Belki de en büyük hata budur benim hissettiğim. Bükülmüş, frekansı- tınısı değişmiş ses şiirin nüanslarını bırakıp kulak zarının yüzeyini tırmalama işine giriyor.
Bir de kendi ağzından dinleyin.
Attila İlhan 3. Şahsın şiiri
Sonra okurken atladığınız o "jezebel" kim bir de ona bakın tarihin en eski sayfalarından...
2 Şubat 2017 Perşembe
Meritokrasi
- Kamu yönetimi: burada görev alacak kişinin, görev alacağı alanda yetkin ve bilgili olması şartı, buraya gelirken bunları objektif bir şekilde ispatlaması gibi bir durum mevcuttur.Örnek olarak; Osmanlı Devleti, Devşirme sistemi gösterilebilir.
- Liyakat: kelime anlamı "yaraşırlık" (TDK'dan baktım) demek, sistemin özünü oluşturan mantalite budur.
- Kayırmacılık yoktur: Ailenizin değil, sizin kim olduğunuz önemlidir.
- Yandaşçılık yoktur: Başkalarının sizin için ne yapabildiği değil, sizin ne yapabildiğiniz önemlidir.
- Ayrımcılık yoktur: Cinsiyet, ırk, din, yaş, geçmiş önemsizdir. Yetenek her şeydir.
- Eşit imkânlar: Herkesle aynı noktadan başlar ve yeteneklerinizin sizi götürdüğü yere gidersiniz.
- Tatminkar erdemler: En başarılı insanlar, en yüksek tatmine erişirler.