Bu Blogda Ara

Translate

22 Mayıs 2020 Cuma

Korona Hakkında Kısalar

Sars-Cov2 dünyada ve ülkemizde pek çok kişinin ölmesine neden olan modern çağın pandemik bir sorunu olarak dünyayı kontrol altına almıştır. Bu yazıda bilimsel çalışmalar ile yayına dönüşmüş verilerden küçük satırbaşlarından Gebelik, yenidoğan, evcil hayvan, beyin ve sindirim sistemi üzerine etkilerini paylaşmaya çalışacağım.




Gebelik Döneminde Plasenta Etkisi


16 vaka üzerinde yapılan çalışma yapılmış. 15 gebe son 3 aydadur ve canlı doğum gerçekleştirmiştir. 1 gebe ilk 3 ay içinde yer almaktadır. Kontrol grubu ile karşılaştırılan bu gebelerin plasentalarında matermal malperfüzyon, anormal ve hasarlı damarlanma veya intravillöz tromboz durumlarından en az birisi kendini göstermiştir. Akut ve kronik inflamasyon durumu artmamıştır.


Beyin ve Sindirim Sistemi Etkileri


SARS-CoV2, beyin ve gastrointestinal sistem üzerine etki gösteren bir virüstür. Özellikle koku alma sistemi olan olfaktör sinire ve sindirim sisteminden ACE-2 üzerine etki gösterir. SARS-CoV2'li hastalarda genellikle solunumsal semptomlar görülse de, nörolojik ve sindirim sistemini etkileyen bulgularda göze çarpmaktadır. İshal, karın ağrısı, iştahsızlık ve bilinç değişimleri bunlardan bazılarıdır. Buradaki etkilerin ortaya çıkışı üzerine çeşitli teoriler bulunmaktadır, sinir sistemine taşınımda damar yapısı, lenfatik sistem ve vagus sinirinin geriye doğru taşımasını ön görülmektedir.


Yenidoğan Bebeklerdeki Etkiler


2228 çocuğun incelendiği çalışmada, %22'sinde orta, %6'sında ağır bir etkilenim olduğu görülmüştür. Genel olarak semptomların temelinde kuru öksürük ve ateş vardır. Bu hasta grubundan 14 yaşında ek hastalığı olmayan ve 35 haftalık olarak dünyaya gelen 2 çocuk vefat etmiştir. 35 haftalık bebeğin doğuşundaki APGAR skoru 8 iken ilk meydana gelen değişim kalp hızındaki artış olarak gözlemlenmiştir. Çocukların ve bebeklerin aile öyküleri ve biyolojik geçmişleri hakkında pek bilgi olmasada, hastalık durumları yetişkinlere benzemektedir.


Evcil Hayvanlar ve Hastalık


Nitelikli bilimsel bir araştırma olmasada, eldeki verilerin incelenmesiyle elde edilen sonuçlar üzeriinden; kedi ve köpek gibi memeli hayvanlar ile aramızdaki benzerliği düşünerek hastalık taşıyabileceklerini öngörmekteyiz. Virüsün insanda bağlandığı reseptör ile kedi ve köpeklerin kalp ve böbreklerinde bulunan reseptörler paralellik göstermektedir. Evcil hayvanlarında hasta olabileceklerini öngörüp, tarama ve izolasyon çalışmaları yapılmalıdır.


Not: Evcil hayvanlar ile ilgili olan bu kısım "Editör Mektubu" olarak yayınlanmıştır. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan öneride de, hasta olan bir bireyin evcil hayvanlardan da uzak durması gereklidir, onları ve çevremizdeki diğer tüm sevdiklerimizi hasta etmemek için izolasyona dikkat etmeliyiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder