Bu Blogda Ara

Translate

28 Mayıs 2016 Cumartesi

Algı Yönetimi Serisi; Kontrol yöntemleri

Öncelikle bir tanım yapmak gerekli, insan bedeninde ve zihnine hükmetmek için bir şekilde yönlendirmek gerekir. Bunun global versiyonu olan algı yönetimi üstünde biraz derinleşip bir kaç algı yönetim tipine bakmak istiyorum.

Ama bunlardan önce bir köşe yazısında denk geldiğim ve bu alanda önemli gördüğüm bir sözü paylaşmak istiyorum:

İnsanların algısını değiştirerek “gerçekte olmuş olanı” istenilen doğrultuda “yeniden oldurmak” algıyı yönetmektir.

Bütün bunlar ışığında farklı yöntemlerden bahsedebilir:
*not: bu yazıyı anlatırken herhangi bir kurumun adını vermek istemiyorum ancak günümüz olay ve olgularından örnekler kullanarak yaşayan bizlere farklı bir bakış katmak istiyorum.


1. Saldırma: yıllar öncesi hatta devirler öncesinin klasik bir felsefesi olan en iyi savunma saldırıdır savı bunu en kolay açıklayan cümledir. Birçok siyasi yönetim tarafından dünya üstünde sürekli kullanılmaktadır. Pratik bir mantıkla, halkın algı derinliğine bağlı olarak fikrin doğruluğu ya da yanlışlığı aranmadan karşı tarafı bir savunma yükümlülüğü içerisine sokmak bunun ilk adımıdır. Günümüz Türkiye'sinde kullanılan bu yöntemde durum isterse yalan bile olsa fikrin durumu açıklığa kavuşturuluncaya kadar "algı yönlendirmesi" tamamlanmış olur.
 Peki bu durumda nasıl bir yöntem izlenmeli diyecek olursak; aynı yöntemle karşılık vermek gereklidir. Bunun bir savaş olduğunu varsayalım, size saldıran kişi kılıçla bir darbe salladığında ona karşı bir kılıç kullanabilirsin ama bu size saldırmada pek yardımcı olmaz onun için kılıcı kalkanla değil kılıçla savurmak gerekir.

2. Korkutma: bu aslında gücünü göstermek, aba altından sopa göstermek gibi bir durumdur. Zaten yönlendirmede büyük sorun çekmeyeceğiniz bir kitle varsa bu kitleyi buraya kanalize edebileceğinizi gösterebiliyorsanız rakibiniz olan fikri savunanları korkutarak geri çekebilirsiniz. Bu ülkenin yapılanmasından bir örnek ise, devlet desteği alan kişilerden desteğini çekme iddasıdır. Bu yöntem ile istediğiniz fikri yok edebilir ya da kabul ettirebilirsiniz.

3. Saptırma: olayları çeldirici yorumlar ile farklı noktalara götürüp orada yorumlanmasını ve istediğiniz ana fikrin elde edilmesini sağlayabilirsiniz. Yıllardır mahalle aralarında yerlerde oynana "bul karayı, al parayı" oyunu bu alanda yapılan güzel bir egzersizdir. Farklı deneylerde de gösterilen durumlar var, bir kaç kişinin toplanıp tek yöne baktığı ortamda ortama yeni gelen kişinin de baktığı yön aynıdır.

4. Rıza Yöntemi: insanı kendi isteğiyle bir konuya razı etmektir. Bu alanda farklı bir bakış da "marka sadakati" olabilir. Bir tür holiganlık olarak da nitelendirilebilir. Bu durumun ileri halidir. Ülkemizden örnekler verecek olursak; seçimlerde oy kullanma şekli, insanları dil-din-ırk ayrımına göre değerlendirip ortak paydada buluşmaya çalışmak, ortak payda ararken doğruluktan değil bağlılıktan faydalanmaktan söz edilebilir.
Bütün bu durumda kişi neyi neden seçtiğini bilmez, tercihini sorgulamaz, bağlılığı ve biat kültürüyle kabul eder.


Bilgi birikimime derlemeleriyle, düşünceleriyle destek olan arkadaşlarımdan ve yazısını beğendiğim bu metinden edindiğim bilgileri sizlerle paylaştım. İlerleyen dönemlerde daha derin bilgiler de ekleyeceğim bu konuya. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder